Herkese selamlar. Net kâr artışı ve sürekliliği temettülerin sağlıklı olarak akması için en önemli göstergelerden bir tanesi. Krizlerde temettülerin kesilmemesi de temettü emeklileri için olmazsa olmaz bir zorunluluk. Ben de bu yüzden 2008 krizinde ve günümüzde ettikleri kârları karşılaştırmak istiyorum.
İlk stres testimi 2008-2009-2010 yıllarında temettü vermiş ve bunu günümüze yani 2016’ya kadar devam ettirmiş şirketleri tespit ederek yapmıştım. Şimdi de 2008 yılındaki krizden sonra belirlediğim hisselerin net karlarındaki değişmeye odaklanacağım.
Sonunda harcama dönemi bitti. Bundan sonra her ay bütçe sonuçlarımı (gelir gideri) buradan yayınlayacağım ve harcamalarımı azaltarak gelirimin %50’sini biriktirmenin yollarını arayacağım.
Bunu yaparken de çeşitli tasarruf yollarını deneyeceğim.
Krizlerde de temettü ödemeyi sürdürebilmek ve bunu zorlanmadan yapmak çok büyük bir maddi güç gerektirir. Temettü yatırımcıları içinse temettünün kesilmemesi gelirin kesilmemesi anlamına gelir.
Sürekli Avrupa bankalarına stres testleri yapılıyor. Şu hisse testi geçti, şuna sermaye gerekli denip duruyor. Bizde de kriz gelecek diyenlerin sayısı artmışken, ben de 2008-2009 ve 2010 yıllarında temettü ödemelerine devam eden hisse senetlerine bakayım dedim.
Senaryo şu: Temettüsü büyüyen hisse yatırımcısıyım, emekli olmuşum ve temettülerle geçiniyorum. Kriz çıkmış ve hisselerin fiyatları yerlerde. Satsam o kadar yılın emeği gidecek ve çok düşük fiyatlardan satmak zorunda kalacağım. Peki hisselerim temettü vermeyi sürdürüp benim karnımı doyurmaya devam edecek mi?
Büyüyen temettü yatırımcılarının baktığı başlıca göstergelerden biri de temettü verimliliğidir. Hisse senedine yatırdığınız paranın ne kadarını temettü olarak alacağınızı gösterir. Ya da şirketin o anki fiyatının ne kadarının temettü olarak ödendiğinin.
Finansal bağımsızlığımızı kazama yolunda olan bizler için çok önemli bir orandır. Ama medyada, finansal dergilerde ve gazetelerde “temettü verimi yüksek hisseler!” diye başlıklarla olması gerektiğinden daha fazla parlatılır.
Tabii ki şirketin fiyatına göre ne kadar kâr payı dağıttığı önemli olsada tek başına yeterli değil. Diğer etmenlerle birlikte incelemek gerekli.
Tarihsel ortalamalara göre ne durumda, şirket borcu varken yüksek temettü mü dağıtıyor, yatırım yapacağı yerde neden yüksek temettü dağıtıyor ya da neden çok kâr ederken temettü dağıtmak yerine tüm parayı bünyesinde tutuyor gibi bir çok soru sorabiliriz.
En önemlisi yüksek temettü verimi sürdürülebilir mi?
Şimdi şu temettü verimliliğini ne olduğuna bir bakalım. Sonra da yüksek temettü verimliliğinin olumlu ve olumsuz yanları hakkında biraz kafa yoralım.
Hedef belirlemeyi motivasyon açısından çok önemli buluyorum. Ayrıca nefsini kontrol etmek için çok mühim bir araç. Bunun bilincinde olarak 2017 yılına dair hedeflerimi oluşturmaya karar verdim. Bu hedeflerin tamamı, nihai hedefim olan 60 yaşına gelmeden, 40’lı yaşlarınım başında emekli olmak için oluşturduğum kısa vadeli hedefler olacak.
Emeklilik yolu çok uzun ve kararlılık gerektiriyor. Ayrıca planlama da bu işin olmazsa olmazı. Araçlarım ise şimdilik temettüsü büyüyen, karlılığı artan şirketler. İleride sermayem büyüdüğünde diğer yatırım enstrümanlarını da düşünebilirim.