Herkese selamlar. Ay sonu geldiğine göre finansal bağımsızlığımı kazanmak için oluşturduğum portföyümün yirmi üçüncüsünü paylaşabilirim.
Ocak ayı her ne kadar takvimlerde otuz bir gün olarak gözüksede bana yaklaşık yüz gün gibi geldi. Geçmek bilmedi ama sonunda tarihin tozlu sayfalarına karıştı.
Bu ay borsalarda çoğu oyuncu için şaşırtıcı bir ralli yaşadık. Bankalar öncülüğünde bir çok hisse senedinin fiyatlarında uzun süredir görmediğimiz artışlara şahit olduk.
Bazen alım yaptığımda kör kuyuya taş attığımı düşünsem de alım yapmayı hiç bir zaman kesmiyorum. Az çok devam ediyorum. Zaten herkesin morali bozukken ve olumsuzluğa batmışken sürüye katılmanın bir mantığı yok.
Herkese selamlar. Sonunda 2018’i bitirdik. Sıra yıl sonu itibariyle Finansal Özgürlük Portföyünün durumunu kontrol etmeye geldi.
Hepimiz için çok inişli çıkışlı bir yıl oldu. Hani böyle Roller Coster’a binersin ve şekilden şekile girersin. İnince de bir şey hatırlamazsın ya… Aynen o durumdayım. Beynim artık fazla atraksiyonu kaldırmıyor.
Biraz hatırlatma yapayım: 2017’de portföyü BIST 100 75.000’lerdeyken oluşturmaya başlamıştım. Sonra 120.000’leri gördük. 2018’de ise düşüşlerde portföyü genişletmeye devam ettim ve şu an 90.000’lere kadar geldik.
Ama zinciri kırmamak için elimden geleni yaptım. Her şeye rağmen portföye her ay sermaye ekledim. Az çok demeden her ay hisse senedi aldım. Kriz çıkacak dediler aldım, savaş çıkacak dediler aldım, faiz artacak dediler aldım, dolar çıkacak dediler aldım.
Temettü emekliliği için başladığım hisse senedi koleksiyonculuğunda tam 22 ayı geride bıraktım. Etraftaki korkuya ve şüpheye rağmen finansal özgürlüğümü kazanmak için portföyü genişletmeye devam ediyorum.
Kalenin duvarlarını örmek için yavaş yavaş taşları üst üste koyuyorum. Bütün finansal tahminleri bir kenara bırakarak şirketlerin ne kadar ettiğine odaklanmaya çalışıyorum. Üçgen aşağı mı kıracak yukarı mı kıracak umrumda değil. Şirket güçlüyse, yetenekli yöneticiler tarafından yönetiliyorsa, kazanıyor ve karını arttırıyorsa, pazarda güçlüyse elbette hissenin fiyatı er geç işletme performansına yetişecektir. Daha düşük fiyatlar benim için sadece ortaklığımı genişletme fırsatı için zaman kazandırır.
Yani kısaca “tahmin geleceği söylemekten çok tahmini yapan hakkında bilgi verir.”
Kasım ayına gelirsek… 3. çeyrek bilançoların yayınlanması benim için bir festival gibiydi. Takip ettiğim ve portföyümdeki şirketlerin tüm raporlarını okudum. Size de okumanızı öneririm.
Lafı fazla uzatmadan önce geleceğe kayıt olması açısından genel piyasa durumunu vereceğim. Daha sonra portföyüm hakkında bilgi verip temettü durumumu ölçüp biçeceğim.
Uzun bir aradan sonra herkese selamlar. Ekim ayı bittiğine göre portföy durumunu yayınlayama zamanı geldi demektir.
Portföy performansı açısından pek de iç açıcı bir ay olmadı. Faizlerdeki artış hisse senetlerinin fiyatlamasını derinden etkiliyor. Her şeyin faizlerle karşılaştırıldığı bir zamana geldik artık.
Fakat bir yandan da sürekli alıcısı olacağım bir malın fiyatının ucuzlamasına da seviniyorum.
Neyse, lafı fazla uzatmadan önce genel piyasa durumunu kaydedip, hisse senedi portföy durumumu inceleyeceğim. Daha sonra da temettü ve diğer pasif gelir durumuma bakıp yazıyı bitireceğim.