John C. Bogle’nin Önerdiği Portföy Sepeti

Herkese selamlar. Amerika’da emekli olabilmek için çoğu kişi düzenli olarak yatırım yapıyor. En çok da endeksi birebir taklit eden yatırım düşük maliyetli yatırım fonları ve tahvil fonları kullanılıyor.

Yatırım fonu deyince Amerika’da akla gelen ise düşük maliyetli endeks fonlarını Amerika’ya tanıtan adam olan John C. Bogle ve kurucusu olduğu Vanguard fonları oluyor.

Bu fonlara ayrı bir zamanda ayrıntılı olarak değinmem gerektiğini belirtmeliyim.

Birikim yaparken insanlar iki soru soruyor. Birincisi ne kadar biriktirmeliyim? Bunu daha önce %4 ve 300 kuralları ile çeşitli defalar açıklamıştık.

İkinci soru ise bu birikimleri nereye yatırmalıyım?

Şimdi John C. Bogle’nin portföy sepeti önerisine bir bakalım ve bir kaç örnekle bunu değerlendirelim.

vegetables-752153_1920
John C. Bogle’nin Önerdiği Portföy Sepeti

John C. Bogle’nin Portföy Sepeti

Birikimlerim hangi yatırım sepetinde tutmalıyım sorusuna John C. Bogle’nin parmak hesabıyla bir yanıtı var. Yaşınızın yüzdesi kadar portföyünüzde tahvil (uzun dönemli sabit getirili varlık) tutmalısınız. 

Bunun sebebi de; gençlerin nakit ihtiyacının çok fazla olmamasından dolayı bileşik getirinin gücünden daha fazla faydalanma imkanına sahip olmaları ve daha çok portföy büyümesine odaklanabilmeleri. Yaşlıların ise çalışmamasından dolayı, masraflarını karşılamak için sabit getiriye ihtiyaç duymaları.

John Bogle; kişilerin tutmaları gereken tahvil durumunu yaşları ile oranlıyor ve buna göre portföylerinde ne kadar hisse senedi ve ne kadar tahvil bulundurmaları gerektiğini söylüyor.

Mesela;

20 yaşındaki bir yatırımcının portföyünde %20 tahvil %80 hisse senedi olmalı.

30 yaşındaki bir yatırımcının ise tahvil oranı %30’a çıkmalı.

Maşallah diyelim 90 yaşına geldiğinizde ise %90 tahvil, %10 hisse senedi ile devam edebilirsiniz.

100’den sonrası yok. O zaman pek portföy dağıtmaya ihtiyacı olmaz herhalde insanın.

Daha çok risk almak isterseniz tahvil varlığını %10 düşürebilirsiniz. 

Yani 50 yaşında normalde %50 tahvil %50 hisse senedi olmasıdır. Fakat daha fazla risk almak isterseniz tahvil varlığınızı %40’a çekip hisse senedi varlığı

Daha az risk almak isterseniz tahvil varlığını %10 yükseltebilirsiniz.

Yani 50 yaşında %60 tahvil varlığınız olur.

Şu anda 33 yaşında olduğuma göre benim tutmam gereken tahvil oranı (ben buna mevduat da diyebilirim herhalde) %33. Riskli bir portföyde ise %23.

Benim sabit getirili varlık tutma oranım ise şu an %8 civarında. Vay be:)

Portföy Hisse Senedi ve Tahvil Endeks Fonlarından Oluşuyor

Bu portföy sepeti olayı kadim zamanlardan beri herkesin dilindedir:) Önce hangi hisse senedi olmalı diye başlıyor, sonra sektörlere giriyor (inşaat mı yoksa banka sektörü mü gibi), sonra altın, döviz, tahvil mi olmalıya kadar gidiyor da gidiyor.

Amerikalılar daha şanslı tabii. Döviz ve altın tutmalarına gerek yok. Seçimlerini tahvil ve hisse senedi olarak ikiye ayırabiliyorlar.

Bu tahvil-hisse senedi oranı ise diğer hesaplamalara ön ayak oluyor. Mesela %4 kuralı %50 tahvil %50 hisse senedi ile yapılan hesaplamalara dayanıyor.

Genel eğilim ise yaşlandıkça hisse senedi varlığını azaltıp tahvil varlığını arttırmaktan yana. Sebebi de yaşlanınca daha fazla akar gelire ihtiyaç duyacak olmamız. Warren Buffett duysa kızar ama bir başka önemli ölçüt de tahvillerin hisse senetlerine göre çok daha “risksiz” olmaları. (Burada risk tanımını biraz açmakta fayda var. Genel olarak risk “beta” hisse senedi fiyatındaki kısa vadeli oynaklık olarak tanımlanıyor. Warren Buffett ise riski uzun vadede para kazanamamak ve ana paranın alım gücünün düşmesi olarak kabul ediyor. Bu yüzden de “beta”‘ya ayar oluyor diyebiliriz.)

Toparlarsam

Bu aralar bu endeks fonu olayını tartışmaya açmayı düşünüyorum. Bunun için biraz daha eğilmeyi planlıyorum.

Siz bu portföy oranı hakkında ne düşünüyorsunuz. Parmak hesabıyla yaşın kadar % oranlı tahvil  ya da biz ona sabit getirili varlık tutmak size uygun geliyor mu?

Saygılar.

8 Yorum

  1. ozkan demiş ki:

    Merhaba
    Türkiye de 30 40 yaşları arasında belli bir gelire sahip olmaya başlıyor ve yatırım fikri oluşuyor genelde. Yaş kadar tahvil dediğimizde ciddi bir getiri yapma şansı azalır diye düşünmekteyim. Tabi iyi hisse veya fon bulamazsanız bu kısımda da kar yerine zarar edilebilir. Fon olarak hangileri tercih edilebilir bu sıralar araştırdığım konu. Sizler ne dersiniz ?

    Eylül 20, 2018
    Yanıtla
    • Kenan demiş ki:

      Akportfoy Yabancı Hisse Senedi fonu bence iyi.Hem endeks fonu hem yıllık yönetim ücreti %2 görece düşük bir oran.

      Eylül 20, 2018
    • Lattedenborsaya demiş ki:

      Sayın Kenan Bey,

      Düşük ücret ve komisyon derken %0,04-0,20 kastediliyor:)

      Saygılar.

      Eylül 21, 2018
    • Lattedenborsaya demiş ki:

      Sayın Özkan Bey,

      Buradaki hesaplamalar düşük maliyetli Vanguard S&P 500 ve Vanguard orta vadeli tahvil fonlarına göre yapılmış. Bunların ücretleri de çok düşük.

      Getiriler tartışılabilir tabii 🙂

      Saygılar.

      Eylül 21, 2018
  2. C demiş ki:

    53 yaşında emekli babamın “dengeli” portfoyunde neredeyse %80 sabit getirili fonlar vardı. İnsanların dikkat etmesi lazım. Mesela “karma fon” diye geçen fonların bazen içerikleri %70 sabit getiri %30 hisse oluyor. Karma fonla risk alayım derken aslında hiç bir şey yapmamış oluyorsunuz.

    Ayrıca Türkiye’de fon sepetlerinin yönetim ücretleri ve giderleri aşırı yüksek. Bahsettiğiniz endeks fonlarında %0.06 yönetim ücreti var. Ben aracı kurumla ABD’den ETF almaya başlayınca farkettim. Ülke bazlılar bile %1in altında oluyorlar. Bizde %3ün üstünde olan çok fon sepeti var.

    Eylül 21, 2018
    Yanıtla
    • Lattedenborsaya demiş ki:

      Sayın C,

      John C. Bogle olabildiğince hareketsiz olmanın ve çok aşırı uzun vadeli endeks fonlarına yatırım yapılmasını savunan bir yönetici ve bu işin kurucusu aslında:)

      Maalesef sabit getirili fonlar da çok hareketlilik olabiliyor ve bu da alım satım giderlerinde artışa sebep oluyor. Fon seçiminde dikkatli olmak lazım.

      ETF’leri ben de takip ediyorum. Aslında burada anlatılmak istenen kesinlikle onlar. Düşük maliyetli endeksi takip eden ve yerinden hiç kıpırdamayan endeks fonları (Vanguard S&P 500 Admiral gibi) ve vade sonunu bekleyen ve satış yapmayan tahvil fonları gibi.

      Katkınız için çok teşekkür ederim.

      Saygılar.

      Eylül 21, 2018

Yorumunuzu Ekleyin