Peter Lynch’in Borsada Tek Başına Kitabından Beğendiğim Sözler

Herkese selamlar.

Peter Lynch en sevdiğim ve yararlandığım yatırımcılardan bir tanesi.

Beni borsaya yatırımla tanıştıran ve doğru düzgün yatırım yapmamı sağlayan Borsa’da Tek Başına’nın da yazarı.

Uzun süredir yatırım felsefemde bazı disiplinsizlikler olduğu için belli başlı yatırım klasiklerini tekrar okumaya başladım.

Tabii ilk okuduğum kitap da bu oldu.

Şimdi altını çizdiğim yerlerden bazılarını sizlerle paylaşacağım.

Hadi başlayalım.

Ne gigahertzi, ne megaflopu? Brokerınız sizi özel olarak arayarak son yılların en büyük fırsatı olduğunu, bu işten milyonlar kazanacağınızı söylese de eğer yatırım yapacağınız şey bir yarış atı mı yoksa bir hafıza çipi mi anlayamıyorsanız bu işten uzak durum derim ben!

Peter Lynch’in aldığı hisselere aldırmamanız için en az üç sebep var.
1) Peter Lynch yanılmış olaibilir.
2) Peter Lynch haklı bile olsa kararını değiştirip senedi elden çıkarmadığını nereden bileceksiniz.
3) Sizin etrafınızda, hem de çok yakınınızda daha değerli kaynaklar var.
Bu kaynakları değerli kılan şey onları tanıyor olmanız, tıpkı benim kendi kaynaklarımı tanıyor olmam gibi.

Borsaya para yatırmaya karar vermeden önce onu iyice tanımalı, şirketlere güvenebilmeli, niçin hisse senetleri ile ilgilendiğinizi ve karşılığında neler beklediğinizi, yatırım amacınızın uzun vadeli mi kısa vadeli mi olduğunu anlamalı ve fiyatlarda gerçekleşecek ani, beklenmedik ve ciddi düşüşlere nasıl tepki göstereceğinizi önceden kestirebilmelisiniz.

1) Ufak tefek olayların elinizdeki portföyü mahvetmesine izin vermeyin;
2) Ufak tefek sıkıntıların tatilinizi mahvetmesine izin vermeyin;
3) Nakit darlığı çekiyorsanız asla yurtdışına çıkmayın.

Menkul değerler borsasında gerekli olan matematik bilgisini (Chrysler’in 1 milyar dolar nakit parası, 500 milyon dolar borcu var vs.) zaten dördüncü sınıfta öğreniyorsunuz.

Başarı önemli bir şeydir, ama başarısız olunduğunda kimsenin sizi ayıplamaması daha da önemli bir noktadır. Wall Street’te bir yasa vardır: “Müşterisinin parasını IBM’de kaybeden borsacı asla işini kaybetmez.” derler.

Tahvil, bono ya da para piyasalarına para yatırmak borç vererek karşılığında faiz almak gibi bir şeydir. Faiz almayı, hele hele bu faiz yüksekse eleştirecek değilim.

Birkaç yıla uzanan bir sürede hisse senetlerine para yatırmak borç piyasasına yatırım yapmaktan çok daha kârlıdır.

Şirketlerin de şansları dönebilir. Büyük şirketler aniden küçülebilir ve dolayısıyla hiçbir hisse tamamen risksiz değildir.

Yatırım kavramı ile kumar arasındaki farkı anlayabilmek için bütün yatırım araçlarında belli bir risk faktörü olduğunu kabul etmeliyiz. Önemli olan yatırım türü değil (yani tahvil satın alma, hisse senedi satın alma, müşterel bahis oynama değil) yatırımcının beceri, niyet ve performansıdır. Deneyimli ve disiplinli bir müşterek bahisçi için atlar üzerine bahse girmek gayet güvenli bir uzun vadeli yatırım olabilir. Bu o kişi için yatırım fonlarına para yatırmak ya da General Electric hisse senetleri almak gibi bir şeydir. Öte yandan her duyduğu tüyoya atlayan, gömlek değiştirir gibi portföy değiştiren dikkatsiz ve dağınık bir borsa “yatırımcısının” en güzel yeleli ata, ya da mor pantolonlu jokeye bütün maaşını yatıran bir bahisçiden farkı yoktur.

Herhangi bir hisse senedi almaya karar vermeden önce kendi kendinize sormanız gereken birkaç soru var: 1) Bir evin var mı?
2) Borsaya yatıracağım paraya başka bir işte ihtiyacım var mı?
3) Beni borsada başarıya ulaştıracak özelliklere sahip miyim?
Borsa’da yatırıma başlamadan önce kendinize sormanız gereken üç soru yazısına buradan ulaşabilirsiniz.

Yatırımlarınız için ancak yakın gelecekte yaşamınızı etkilemeyecek miktarda para ayırın.

Kimileri kendini “uzun vadeli yatırımcı” olarak görür ama ilk düşüşte (ya da belli belirsiz fiyat artışında) hemen “kısa vadeli yatırımcı” oluverirler ve küçük bir kâr karşılığında hisselerini satarlar. Böylesine inişli çıkışlı bir piyasada paniğe kapılmak çok kolaydır.

Borsada olacakları önceden tahmin etmek için en önemli beceri dinlemek değil horlamaktır. Sakın içgüdülerinizle hareket etmeyin, onları yok sayın.

Borsada para kazanmak için borsanın geleceğini tahmin etmeye gerek yok.

Peter Lynch

Biz kârlı hisseleri seçmek için ter dökerken aslında kârlı hisseler bizim peşimizden koşuyor ve ancak onları bilenlere kazanç getiriyor.

Hiç araştırmadan borsaya para yatırmak, insanın poker oynarken elindeki kartlara bakmaması gibidir.

Kulaktan dolma bilgilerle hisse senedi almak görücü usulüyle evlenmeye benzer. O yüzden kendi deneyimimin olmadığı alanlarda başkalarının sözüne bakarak yatırım yapmaktan hoşlanmam.

Eğer “Bu şirketi bir geri zekalı bile idare edebilir.” deniyorsa bu tam benim dişime göre bir kuruluş demektir. Hiç belli olmaz, her şirketin başına bir gün bir geri zekalı geçebilir.

Moda olan her sanayiye para yatırmaya kalkarsanız çok geçmeden tek geliriniz işsizlik sigortası olur.

Biri bana telefon edip büyük bir sır veriyormuşcasına bir hisse adı fısıldadığında bilirim ki bu hisseyi çoktan yedi mahalle duymuştur.

Birkaç grafik gördükten sonra hisse fiyatları ve kazancın birbirine paralel olarak ilerlediğini, ya da hisse fiyatı kazanç çizgisinden ayrılsa bile bir süre sonra bu çizgiye tekrar döndüğünü göreceksiniz.

Benim yeni hisse bulurken uyguladığım en büyük taktik, bir şirket ile görüşürken rakiplerinin hangi firma olduğunu sormaktır.

Bir şirketin başarısının en iyi göstergesi rakiplerinin o şirketi övmesidir.

Mark Twain ne demiş: “Ekim ayı hisse senedi almak için en tehlikeli aylardan biridir. Diğer tehlikeli aylara gelince; Temmuz, Ocak, Eylül, Nisan, Kasım, Mayıs, Mart, Haziran, Aralık, Ağustos ve de Şubat.”

Temettü ödeyen hisselerin bir diğer avantjı da temettünün hisse fiyatının düşmesini önlemesidir.

Bir ürünün bitmiş haline yaklaştıkça bu ürünün satış fiyatını kestirmek zorlaşır.

Eğer ilgilendiğin kuruluş, fiyatlar artsa da insanların vazgeçemeyeceği bir ürünün sahibiyse sırtınız yere gelmez. Böyle ürünlerin listesinin başında da sigara gelir.

Yatırım yapacağınız hisseleri seçerken en az bir buzdolabı seçerken gösterdiğiniz özeni gösterin.

Borsa konusunda verilen öğütler ister iyi ister kötü olsun insanın beynine kazınıyor. Sonra günün birinde hiç beklenmedik biçimde yeniden hatırlanıyor.

İlgilendiğim kuruluşu doğrudan etkileyen bir olay olmamışsa dış koşullara kulak asmam.

Başkalarının kârını kendi zararınız saymak borsa için pek mantıklı bir düşünce tarzı değil. Aslına bakarsanız, insan böyle düşünerek deli olabilir.

Borsaya yatırım yapacaksanız insanlara, kapitalizme, yaşadığınız ülkeye ve geleceğe inanmalısınız.

Kitaptan bir bölüm üzerine konuştuğumuz 4. podcastimizle konuyu kapatıyorum.

Saygılar.

Borsa’da tek başına Finansal Özgürlük İçin Okunması Gereken Kitaplar listesinin de üst sıralarında bulunuyor.

Yatırımcıların Söylediği EN saçma 12 Söz

5 Yorum

  1. Emre demiş ki:

    Yazıların gerçekten güzel ve takdir edilmeyi hak ediyor. Bir insanın sahip olduğu o büyük zenginlik olan zamanını yazarak geçirerek okuyucularınla paylaşman çok nazik bir davranış. Geçenlerde öğrendiğim bir bilgiyi paylaşmak istedim belki ilgini çeker diye. Hisse alım satımlarını bankalar yerine aracı kurumlardan yapmak daha avantajlı olucaktır. Benim araştırmalarım sonucu osmanlı yatırımın 4.5/10.000 oranında komisyon aldığını öğrendim. Tabiki tekrar araştırmak ve detaylı bir çalışma yapmak senin tercihin. Bu arada osmanlı yatırımda falan çalışmıyorum 😀 kendi halinde olan ky olduğumu söylemek isterim.

    Şubat 17, 2020
    Yanıtla
    • Lattedenborsaya demiş ki:

      Selamlar Emre Bey,

      Katkınız için çok teşekkür ederim. Aracı kurumlarda bankalardan daha düşük komisyonlar oluyor. Gerekli araştırmayı yaptıktan sonra tercih edilebilir.

      Ben ise galiba alışkanlıktan yerimden kıpırdayamıyorum. 100 bini devirdikten sonra değiştireceğim galiba:)

      O zamana kadar devam.

      Saygılar.

      Şubat 18, 2020
  2. Halil demiş ki:

    Moda olan her sanayiye para yatırmaya kalkarsanız çok geçmeden tek geliriniz işsizlik sigortası olur.

    Bu kısım nedense aklıma borsamızda son dönemde oldukça popüler olan teknoloji şirketlerini getirdi.

    Şubat 20, 2020
    Yanıtla
    • Lattedenborsaya demiş ki:

      Selamlar Halil Bey,

      Kitaplardan öğrenilecek o kadar çok şey var ki…

      Özellikle bazılar başucu kitabı niteliğinde ve tekrar tekrar okunmalı ve muhakeme edilmeli.

      Körü körüne bağlanılmamalı yani.

      Saygılar.

      Şubat 21, 2020

Yorumunuzu Ekleyin