Herkese selamlar! Tekrar ayı piyasasına girdik. Moraller biraz bozuk. Bir yandan erken seçim bir yandan da dolarda, enflasyonda ve faizde yaşanan yükselişlerden dolayı herkesin kafası karışmış durumda. Olumsuzluk genele yayıldı.
Bu zor zamanlarda yatırımcı olarak psikolojimi kaydetsem ve son gelişmelerden bahsetsem iyi olacak.
Ek gelir yaratma çalışmalarım var. Bunun yanında, yükselen dolar Eurobondu faizlerinden yararlanma gibi bir düşüncem var.
Dale Carnegie ile tanışmam Warren Buffett sayesinde oldu. Toplum önünde konuşamayan ve bundan hastalık derecesinde korkan Warren Buffett, bu özelliğini yenmek için Dale Carnegie’den ders almıştı. Ve, hayatımda en çok getiriyi yatırdığım bu 100 dolar ile elde ettin demişti. ,
Kim bu adam diye merak ettim ve biraz araştırdım. Karşıma dünyanın en başarılı kişisel gelişim uzmanlarından biri çıktı. Blog yazmanın bir avantajı da bu zaten. Sürekli kendini geliştiriyorsun nereden ne çıkacağı belli olmuyor. Daha kim bilir bilmediğim ne yazarlar düşünürler çıkacak zamanla. Bilmediğimiz daha neler kaçırıyoruz acaba?
Önce kısa bir bilgi vereyim. Kendisi 1888’de Amerika’da doğmuş. Kişisel gelişim, satış, şirket eğitimi, toplum önünde konuşma ve kişisel gelişim alanlarında bir çok bilginin öğreticisi ve geliştiricisi olmuş.. Bir nevi bu alanın duayen ismi. Şimdi dünya çağında bir vakıf işleri yürütüyor
Kitaplarından en önemlileri;
Söz Söyleme Sanatı ve İş Başarma Sanatı,
İşten ve Yaşamdan Zevk Alma Yolları,
Dost Kazanma ve İnsanları Etkileme Sanatı.
Tabii bu onlarca kitabından sadece üç tanesi.
Kısa bilgiden sonra şimdi Dale Carnegie’nin ilham verici sözlerine bakalım. Belki geleceğin Warren Buffett’ı olmanın yolu buradan geçiyordur:)
BIST 100 endeksi 29 Ocak 2018’de 120.845 puanı görmüştü ve o zamandan beri geri çekilmeye devam ediyor. Ayılar kış uykusundan uyandı diyebiliriz. Çünkü çoğu yatırımcı olumsuz tarafta artık.
Hal böyleyken ben de ünlü yatırımcıların Ayı piyasası ile ilgili sözlerini paylaşayım dedim.
Açıkça söylemek gerekirse okuduğum üç kitabın içinde en çok zevk aldığım bu kitap oldu.
Philip A. Fisher tüm tecrübesiyle size hayatını ve yatırım felsefesini öyle güzel anlatıyor ki, kitabı elinizden bırakmak istemiyorsunuz. Böyle olur ya bazen sessiz köşeye çekilip, kendinizi herkesten soyutladığınız anlar vardır. İşte bu kitap bana işe giderken serviste ve en sıkıldığım diğer zamanlarda bunu yaptırmayı başardı.
Fazla uzatmadan kitabı incelemeye başlayayım.
“Bir Yatırım Felsefesi Geliştirmek” Kitabı İncelemesi
Herkesin kolayca cevaplayabileceği bir soru gibi görünüyor aslında. Kaç saat çalışıyorsun? 8.30-17.30 arası, 1 saat öğle molası ile birlikte beş günden haftada 40 saat çalışıyorum. Mesai saatlerim bu kadar en azından.
Öyle mi acaba? Aslında bu buz dağının sadece görünen kısmı. Altında çok daha fazlası var. İşe gitmek için erken kalkmak, trafikte geçen saatler, işte üstümüze yığılan stresi atmak için harcadığımız zamanlar. Hafta sonu gidilen AVM bile çalışmaktan sayılabilir.
Yani işe gittiğim için yaşadığım herşey aslında çalışmanın içinde ve aslında maşımızı 40 saatlik çalışma için değil daha fazla çalışma saati için alıyoruz.