Sanıyorum enflasyon ve doların artışı benim gibi otuzlu yaşlarında olan insanların çocukluklarında önemli izler bırakmıştır.
O zamanlar enflasyonu bilmesem de bazı şeylerin farkındaydım.
Mesela ekmeğin fiyatı aynı kalmasına rağmen sürekli gramajı küçülürdü. Sonunda öyle bir hale gelirdi ki “çift ekmek” diye iki katı fiyata satmaya başlarlardı. Sonraki aşamada da ikili ekmek bir gün tek diye satılırdı. Böylece çaktırmadan fiyatı iki kat artardı.
Gittiğim emekli tatil belgesinde hamburgerin fiyatı her sene artardı mesela. Sürekli zam gelirdi.
Atari salonları da pek farklı değildi. Her gittiğimde jeton fiyatına zam gelirdi.
O zaman kitabımın arasında dolar biriktirmeye başlamıştım. Aynı günlere dönmek istemiyorum.
Annelerimizin yaptığı dolar günlerini hepimiz hatırlarız. neden Türkiye’de Türk Lirası değil de dolar kullanılır? Sebebi tabi ki enflasyon. Paranın durduk yere değer kaybetmesi meselesi.
Ben de dolarla bir bayram günü tanıştım. Çok sevdiğim bir komşumun elini öpmeye gittim. Diğer çocuklara bozukluk verip göndermesine rağmen bana eliyle işaret edip sen bekle demişti. Sonra cebinden 5 dolar çıkarıp verdi. Vay be demiştim:) Bu ne böyle! Masum köylünün dolarla ilk karşılaşması…
O aldığım ilk 5 doları kitabımın arasına sakladım. Tasarruf mu desem istifçilik mi desem, hep içimde vardı. Bu arada da doların fiyatını takip ediyorum. Sürekli artıyor tabii.
Sonra beş dolar on oldu, on yirmi derken bir kaç yüz dolar biriktirmiştim. Harçlıklarımla sürekli dolar alıyordum. Hatta arada çıkarır çıkarır tekrar sayardım paraları. Bana güven verirdi. Sanırım psikolojik olarak çok sağlıklı değilmişim:)
Sonra gitti tabii… Biriktirdiğimi hatırlıyorum ama nereye harcadığımı hatırlamıyorum. Kim bilir ne saçma sapan yerlere harcandı.
Kitabımın arasında dolar biriktirme sebebim doların sürekli değer kazanmasıydı. Ya da Türk Lirasının sürekli değer kaybetmesi mi desem?
Sonra üniversite zamanları geldi, enflasyon dizginlendi. Fiyatlar “görece” daha az artmaya başladı. Benim de dolar biriktirme alışkanlığım kalmadı. Ucundan borsa başladı.
Son zamanlarda doların sürekli artması bana eski günlerimi hatırlattı. Bir daha aynı günlere dönmek istemiyorum.
Paramın istikrarlı bir değerinin olmasını, düşük enflasyon ortamında temettülerimin faiz karşısında bağlantısının kopmamasını istiyorum.
Yani kısacası cüzdanımda dolar taşımak istemiyorum:) Maaşı alınca dolar almak da istemiyorum.
Yeğenlerime dolar değil hisse senedi hediye etmek istiyorum.
Umarım en kısa zamanda enflasyon dizginlenir. Cari açığı sıfırlarlar da artık açığı değil fazlayı konuşabiliriz.
Bayramda içinizi kararttığım için özür dilerim. Hepinize hayırlı bayramlar:)
Peki siz çocukluğunuzda dolar biriktirir miydiniz? Enflasyonla tanışmanız nasıl oldu? Yoksa içimizde ezelden beri hisse senedi yatırımcısı var mı?
Saygılar.
harcayacak paramız olmadıki nasiıl biriktirelim.Bana verilen Aylık Harçlığım 5 çay parası bile etmiyordu?şimdi 50 çay parası veriyoruz Beğenmiyor Gençler…
Sayın Mustafa Bey,
Zorluk çekilmeyince maalesef kıymet bilinmiyor. Ama herkes öğrenir. İster kolay yoldan ister zor yoldan:)
Saygılar.
Maalesef yine o günlere döndük.
Sayın Tolga Bey,
İnşallah dönmeyiz. Sevmiyorum yüksek enflasyonu:(
Saygılar.
Orta okulda iken bende öyleydim. Her hafta dolar ya da mark alırdım. Almayınca para eriyip giderdi.
Sayın Erkan Bey,
Çoğumuzun yaptığı şeymiş demek ki bu dolar mark alıp saklamak. Umarım düşük enflasyon ve faizli günleri görürüz. Yatırımın bir anlamı olur.
Saygılar.
Ben babamın genç olduğu hızlı ve sağlam çalıştığı dönemlerde çok sık dolar TL hesabı açıp kapattığı anımsıyorum. Bir kere develüasyon benin işime yaramıştı dediği zamanları hatırlıyorum. O dönemde hisse fon gibi şeylerden haberim yok tabi. Sünnetten gelen paraların sembolik bir kısmının dolar yapıldığını anımsıyorum. Belki pek çoğunuza komik gelebilir ama bugün birikimlerim arasında o günlerden gelen dolar da var. Çalışmaya başladığımda ol sebepten annem hatırlatmıştı. Zamanla okudukça bilinçlendikçe aslında dolar ve altın alımının gerçek anlamda bir yatırım olmadığına kanaat getirdim. Ama gerek ülkemin gerek ailemin zaman zaman yaşadığı zorluklar psikolojik olarak malesef birikimlerimin max %40 ını yatırıma harcamama izin veriyor. Çok isterdim %70 hisse, fon alıp %30 ile gönül rahatlığı ile devlet tahvili alabileceğim bir ülkede yaşamayı.
Sayın Lyrebrown,
Benim de sünnet paralarım Mark yapılmıştı. Sonra eğitim için kullanmıştım 24 yaşında:)
Galiba o zamanlar dolar mark bize o zamanlardan kalmış. Güven veriyor galiban bize bilinç altından.
Yatırım mı? Vadeliye koymazsanız değil. Onlarda da az da olsa enflasyon var. Ama bizimkinin yanında hiç tabii.
Umarım rahatça yatırım yapılan düşük enflasyonlu günlere döneriz.
Saygılar.
merhaba ağabey, benim de sünnet takılarımdan son kalan para, euro yeni çıktığı dönemde 50 euro olarak bikaç yıl bi kitabımın arasında durmuştu… ta ki emekli babam, 2001 krizinden sonra o 50 euroya bile muhtac olup ihtiyaçlarımıza harcayana kadar. işte şimdiki psikolojik dayanıklılığımız, o yıllardaki sıcak hatıralarımızdan geliyor… 🙂 iyi ki o günleri yaşamışız ki bugün tasarruf & birikim & yatırımın değerine vâkıf olmaya yaklaşıyoruz…
herkese iyi bayramlar dilerim… 🙂
Sayın Ermangg,
Aynen katılıyorum. İyiki yaşamışız o günleri. Daha güçlü yapmış bizi:)
Saygılar.
ağabey benim yorumlar görünmüyor, eskiden hemen görünüyodu… 😀
Sürekli isim değiştirip durduğun için onaya düşüyor yorumlar:))
pardon ağabey, özür dilerim… 🙂
Ne demek:) Sen istediğin kadar değiştir ben onaylarım:)
iyi bayramlar elinize sağlık
Sayın Cahil Ordinaryus,
Teşekkür ederim. Size de iyi bayramlar:)
Saygılar.
Sayın: Yiğit bey: Elinize sağlık .İyi bayramlar çok güzel ve içten bir yazı olmuş. Bu da gelir Bu da geçer diyor. ”Umarım en kısa zamanda enflasyon dizginlenir. Cari açığı sıfırlarlar da artık açığı değil fazlayı konuşabiliriz.”dileklerinize bende içten katılıyorum. Saygılarımla Sağlıcakla ….İyi bayramlar
Sayın Hüseyin Bey,
İyi bayramlar dilerim. Umarım temennileriniz gerçekleşir. Selamlar.
Saygılar.
[…] bunları “Kitabının arasında dolar biriktiren çocuk” isimli yazımda […]