Peter Lynch Makaleleri Serisi 24: Posta ile Peter Lynch

Herkese selamlar.

Çarşamba günleri çevirilere yer vermeye çalışıyorum. Bu hafta da Peter Lynch çevirilerinden devam edeceğim.

Bu makalede Peter Lynch posta ile kendisine gönderilen sorulardan bazılarını yanıtlıyor.

Önerdiği şirketlerden çok fazla değer kaybedenler var ve o zaman alım yapmış insanlar biraz paniklemiş durumda.

Ayrıca Charlie Silk de hisse senetlerini nasıl seçtiğinden bahsediyor.

Hadi başlayalım.

Hisse seçicilerin hisse seçicisi sonunda postasına bakıyor ve okurlarının sorularını yanıtlıyor.

Okuyucu mektupları üç yıldan uzun süredir masamda yığılıyor. Soru sormak ve yorum yapmak için zamanınızı ayırmanızı takdir ediyorum. Bu postacıları formda tutarken benim de yalnız kalmamı engelliyor. Bu fırsatı birkaç sorunuzu yanıtlamak için kullanıyorum.

Pier 1 Imports hakkındaki güncel yorumunuz nedir?
Carl J. Cooper, Rockwall, Texas

Pier 1 (NYSE: PIR)’ı Magellan Yatırım Fonu’na 1980’lerin ortalarında aldım fakat şirketi asıl keşfeden karım Carolyn’di. Meksika ve Uzak Doğu gibi egzotik yerlerden ithal edilen çeşitli mobilya, halı, çanak çömlek ve cam ürünlerini seviyordu fakat egzotik fiyatlar olmasaydı bu ürünler lüks tüketim mağazası Bloomingdale’sten alabilirdi.

1991’de hisse 7 dolara düştüğünde tekrar tavsiye ettim. Ekonomi durgunluktaydı, para bol değildi ve yeni bir koltuk almak insanların alışveriş listelerinde üst sıralarda bulunmuyordu. Küçük ve yerel mobilya dükkanları iflas ediyordu ve büyük mağazalar da ev mobilyası bölümlerini kapatıyorlardı. Durgunluk sona erdiğinde ve insanlar tekrar evlerini yeniden dekore edebilecek duruma geldiklerinde Pier 1’in rakiplerinin terk ettiği pazarı çabucak doldurabileceğini fark ettim. Ek olarak, 7 dolarlık fiyat ucuz görünmüştü.

Bugün Pier 1’ın 651 mağazası var. Bu genişlemenin ana bileşeni ise son açılan 150 mağazanın 100’ünü oluşturan ve şirketin Hattiesburg, Mississippi; Rapid City, South Dakota; ve Twin Falls, Idaho’da açtığı küçük dükkanları. Şirke daha geniş bir yüzdede müşteriyi çekebileceği daha küçük şehirlerde yayılıyor. Bu insanların artık küçük bir mobilya almak için 150 mil araba sürmesine gerek yok.

Pier 1 ayrıca maliyetleri kısmaya ve borcu azaltmaya devam etti. Ek olarak, Birleşik Krallıkta 10 mağaza açıp, Meksika’daki birkaç Sear Mağazası’nda bölümler kurarak dışa açıldı. Meksika deneyi, sert durgunluğa rağmen başarılı oldu ve durum düzeldikçe işler daha iyiye gidecektir. 1995, ABD perakendecileri için zor bir yıl olsa da, Pier 1’ın yurtiçi satışları %11 arttı. Şirket 1995’te hisse başı 85 sent ile rekor kâr açıklayacak gibi duruyor. Analistler 1996’da hisse başı 1 dolar kâr edeceğini tahmin ediyor.

Bunu yazarken, şirket 10 dolar civarında işlem görüyordu. Şirketin 1991’deki gibi ucuz olmadığı ortada fakat ortalama şirketlerin 15 F/K ile işlem gördüğü yerde Pier 1 1996’daki kârının 10 katına, değerinin altında işlem görüyor. Pier 1 artık her sene %20 büyüyemeyecek olgun bir şirket fakat iyi bir uzun vadeli yatırım olabilir. Hala hisseye sahibim. Ayrıca her Ağustos’ta, uzakta okullarına devam eden iki kızım odalarını Pier 1’den döşüyorlar.

Mayıs 1994 sayısında yayınlanan “Charlie Silk’in 150 Kat Yükselen Hissesi” makalenizi sevdim. Charlie’nin nakit zengini, borcu olmayan ve iyi kâr büyümesine sahip olan şirketleri bulmak için hangi kaynakları kullandığını merak ediyorum.

C.J. Biddle, La Jolla, California

Bu, Charlie’yi dünyanın en iyi amatör yatırımcısı ilan ettiğim makaleydi. Bu soruya onun cevap vermesi gerektiğini bilerek onu teşvik ettim.

Değerinin altında olan Nasdaq hisselerini araştırmaya her hafta, 12 ayın yükseğinden %50 ya da fazla düşmüş ve yeni dipler yapan hisseleri Barrons’tan not ederek başlarım. Bu gözden düşmüş hisselerin listesini alır ve temellerini aylık Standard &Poors dergisinden ya da Moody’s OTC Industrial Manual’den gözden geçiririm. Düşük nakit pozisyonu olan ya da satışları düşen şirketleri elerim. Ayrıca dönen varlıkları bütün borcunun en az iki katı olan şirketlere bakarım.

Bir şirket bu engelleri aştığında yatırımcı ilişkilerini ararım ve son faaliyet raporunu, 10-K’yı, ürün gamına ait bilgileri ve diğer evrakları isterim. Elde ettiğim bu çeşitli bilgileri tartarak, hisseyi biriktirmeye başlayacağım bir “giriş noktası” belirlerim.

En önemli nokta eldeki nakit ve nakit benzerleridir. Amacım; çok az borcu olan ya da hiç borcu olmayan ve hisse başı nakdin neredeyse hisse fiyatına eşit ya da daha fazla olduğu durumları bulmaktır. Çok fazla nakdi olan ve fazla borcu olmayan bir şirketin battığını hiç görmedim.

Temel kural, en az aşağı yönlü risk ile en güvenli yatırım değerine sahip olmaktır. Göz önünde bulundurulması gereken sıradaki en önemli şey de dönüş olasılığıdır. Fiyat düşüşü tersine çevrilebilen bir geçici bir anomali midir? Büyümenin tekrar hızlanma olasılığı var mıdır?

Bu yaklaşım en iyi, vergi kaybı satışlarından dolayı yılsonlarında ya da büyük bir düşüşten sonra işe yarar. Şişmiş bir piyasada ise çok az fırsat bulunur.

Geçen Mart’ta Cedar Fair ile ilgili bir yazı yazmıştınız. Mevcut yüzlerce şirket içinden, nasıl birkaç tanesine odaklanabiliyorsunuz?

Raymond Capobianco, Foster, Rhode Island

Çekici şirketler her tarafta: Döngüseller, hızlı büyüyenler, yavaş büyüyenler, temettü ödeyenler, ödemeyenler. Benim teorim esnek olmaktır. İnsanlar kendilerini belli  türde şirketlere odakladıklarında, fırsatlarını da sınırlamış olurlar.

Her zaman borcu olmayan, düşük F/K’lı, kayıtları iyi ve anlaması kolay bir faaliyet alalında olan şirketleri ararım. Bunlar her gün karşınıza çıkmaz. Bir şirketi tanımaya başladığımda, temelde değişim yokken nedensizce yaşanan düşüşleri daha fazla hisse almak için kullanırım.

Cedar Fair L.P.’yi (NYSE: FUN) masamdaki prospektüs yığınının içinde keşfettim. 1987’de yeni halka arz edilmişti ve fakat yüz yılı aşkın süredir eğlence parklarına sahipti ve işletiyordu. Karşımda iyi bir büyüme oranına sahip ve %10 temettü ödemiş bir şirket vardı ki bu oran sağlam bir büyüme şirketi için çok nadirdir.

Sonra, ailemle birlikte Cedar Fair’in Ohio, Minnesota ve Pennsylvania’daki eğlence parklarındaki hız trenlerine binerek saha araştırması yaptık. Bu parklara sürüş mesafesinde bulunan 70 milyon insan bu şirketi ilk elden biliyordu yani benden bir adım öndeydi. Bu eve yakın mükemmel şirketleri bulmanın başka bir örneğidir. Hiçbir büyük Wall Street firması Cedar Fair’i takip etmeye tenezzül etmemişti fakat amatör yatırımcılar mükemmel bir şansa sahipti.

Hikayeyi takip etmesi kolay. Parklar yılın birkaç ayı açık yani aylık ve yıllık faaliyet raporlarını çalışmak için sezon dışı zamanınız var. Eğer hisse fiyatı parklar kapalıyken düşerse, sebebinin şirketin kötü bilanço açıklaması olmadığını bilirsiniz çünkü raporlanacak bir sonuç yoktur.

Alım fırsatını beklemenin yararını burada görürsünüz. 1987’de, Cedar Fair yeni halka arz edilmişti ve aşağı yuvarlanmaya başladı. Aniden, %18 temettü verimiyle FUN alabiliyordunuz. Piyasalar çakıldığından, insanlar ülkenin durgunluğa gireceğini düşündü. Fakat eğer ödevinizi yapmış olsaydınız Cedar Fair’in faaliyetlerinin en az 6 ay etkilenmeyeceğini bilirdiniz çünkü parklar kapalıydı.

1990’da durgunluk stresi piyasaları tekrar vurduğunda, Cedar Fair’i tekrar dipten alma şansınız vardı. Eğer almak istediğiniz şirketlerin bir listesini yapar ve onları bir akbaba gibi izlerseniz eninde sonunda saldırma imkanı elde edersiniz.

Cedar Fair 1987’deki 6 dolarlık en düşük fiyatından 1993’teki tarihinin en yükseği olan 36 dolara kadar güzel bir yükseliş yaşadı. O zamandan beri de 26-36 dolar arasında gidip geliyor. Şirket ayrıca temettüsünü arttırmaya da devam ediyor. Bu sene hisse başı 2.30 dolar verdi.

1995’te, Cedar Fair Kansan City Missouri’nin dışında bitişik iki park aldı. Her sene bir ya birkaç parka yeni trenler eklendi. En sonuncusu Ohio’daki 12 milyon dolarlık hız treniydi. Sonraki sene Minneapolis’teki Valleyfair parkına Wild Thing yerleştirilecek. Hız treni yaklaşık 61 metre yüksekliğinde olacak ve ikinci zirvenin sonunda yer çekimsiz ortam ektisi yaratacak. Onu incelemeyi dört gözle bekliyorum.

Tek aksilik Cedar Fair’in 1997’de muhtemelen sona erecek çok avantajlı bir vergi statüsü içinde olması. Fakat piyasa bunu çoktan iskonto etti. Cedar Fair 1996’da normal bir vergi ödese bile şirket 1996’daki tahmini kazancının 15 katına işlem görüyor yani şirket ortalama S&P 500 şirketine göre ucuz. Ben de Cedar Fair hissesi var.

Borsayı Yenmek isimli kitabınızda Body Shop’a büyük övgüler düzmüştünüz. Ben aldıktan sonra hisse neredeyse %49 düştü. Hisse ile ilgili gelişmeler neler?

William A. Boudreau Nesconset, New York

Yatırımcıların, hikayenin hala geçerli olup olmadığına odaklanması gereken başka bir hikaye daha. Hisse, tekrar yükselip paranızı iki katına çıkarmak için yarı fiyatına düşebilir. BodyShop’un (LON: BOS; ADR: BDSPY) böyle bir toparlanma yaşayacağından emin değilim fakat potansiyeli var.

Hisse 1990’daki 125 penilik (bu bir İngiliz şirketi) değerinden üçe katlayarak 1992’de 375 peniye yükseldi fakat şu an 140 peninin altında işlem görüyor. Kazançları 1993’te üç ana pazarı olan Birleşik Krallık, Avustralya ve Kanada’da meydana gelen durgunluktan dolayı düşüş kaydetti. 1994’te kazançlar güzel toparlandı fakat şirket 1995’in ilk yarısında daha düşük olacağını düşünüyor. Kazançları, şirketin Amerika’da yeni ürünler piyasaya sürmesi ve paketlemedeki yenilemeler hariç daha yüksek olabilir. Şirket ABD’de Limited’s Bath & Body Works ile yoğun bir rekabet halinde. Fakat şirketin ABD’de başarılı olup olmaması o kadar önemli olmayabilir. Asıl önemli olan şirketin kendine yer edindiği diğer 44 ülkede ne yapacağı.

Şirket sadece bu 44 ülkeye odaklanabilir ve önümüzdeki 10 yılda muhteşem büyümenin keyfini çıkarabilir. Fakat Çin, Kore ve Hindistan’da mağaza açma planları var. Bu, yılda 150 yeni mağaza açan hızla büyüyen bir küresel operasyon. Coca-Cola dünya çapında neredeyse 200 ülkede faaliyet gösteriyor ve BodyShop’un aynı sayıya ulaşmaması için hiçbir neden yok.

Senelik %20 büyümeyi başaran bir firma her üç buçuk yılda bir kârını ikiye katlar. Şirketin kârı 7 senede dörde, 14 senede de 8 katına çıkar. İşte büyük parayı böyle kazanırsınız.

İşin iyi tarafı bu. Şirketin çok borcu varsa BodyShop’ta şansımı denemezdim. Çünkü o zaman iflas riski ile karşı karşıya kalırdım. Fakat şirketin borcu yok. Kârlı bir şirket ve hisse de çok ucuz. Benim fikrimi sorarsanız risk/getiri oranı lehimize. Bende hisse var ve tutmaya devam ediyorum.

Ekim’de Tasarruf ve Kredi Banka hissesi almakla ilgili yazmıştınız. Fakat mudilere ayrılan hisselerin dağılımı nasıl oluyor? Alabileceğiniz hisse sayısı bankadaki depozitonuzla orantılı mı oluyor? Bir avuç hisse senedi için binlerce doları mevduatta tutmak bana mantıklı gelmiyor.

Murray Dornfeld, New York, New York

Genellikle herhangi bir hesap türüne en az 50 dolar yatırmanız gerekiyor. Asıl önemli olan ne zaman hesabı açtığınız. Yine, kurallar kurumdan kuruma değişiyor fakat genellikle hisse alanlar S&L’lerde en az bir yıldır hesabı olanlar oluyor.

Halka açılan S&L’lerde hesabı olan insanların %98’inin araştırma yapıp hisse alma şansını pas geçmeleri çok üzücü. Postalarına gelen bilgilendirme ve prospektüsü çöpe atıyorlar. Bu teklifleri pas geçmeyin. Birçoğu muhteşem yatırımlara dönüştüler.

İlk Yorumu Siz Yapın

Yorumunuzu Ekleyin

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.