Paranın Göreceli ve Mutlak Değeri

Herkese selamlar.

Her 100 TL birbirine mi benzer? Bazen daha değerli, bazen de daha değersiz olabilir mi?

Haftada 40 saat çalışarak kazandığımız 1.500 TL ile pasif getiri olarak kazandığımız 1.500 TL’yi nasıl değerlendirmeliyiz.

Bu soruya vereceğimiz cevap aslında finansal özgürlük konusunun da temellerinden birini oluşturuyor.

Bu cevap da bizi paranın göreceli ve mutlak değerine götürüyor.

Hadi şimdi bu konunun derinlerine inelim.

Çok Çalışıp Çok Kazanan, Az Çalışıp Az Kazanan İki Örnek

İki tane arkadaşımız var. Bunlardan bir tanesi haftada 80 saat çalışan ve yılda 60.000 TL kazanan Berkcan.

Diğeri de haftada 20 saat çalışan ve yılda 30.000 TL kazanan Mertcan.

Şimdi bu dostlarımızın kazandıkları paraların Mutlak Değerine ve Göreceli Değerine bakalım.

Paranın Mutlak Değeri

Paranın mutlak değeri derken hepimizin kullandığı klasik para tanımından bahsediyoruz. 100 TL’nin mutlak değeri 100 TL oluyor. Ne kadar çok çalışırsak o kadar çok mutlak değer elde ediyoruz.

Yani paranın miktarı serveti ölçerken kullandığımız tek ölçütümüz oluyor.

Mesela bu hesaba göre yılda 60.000 TL kazanan Berkcan, yılda 30.000 TL kazanan Mertcan’dan 2 kat daha çok kazanıyor demek oluyor.

Berkcan hemen bu kadar sevinmesin. Bir de paranın göreceli değeri var.

Paranın Göreceli Değeri

Göreceli değer kavramına ise bu sefer o parayı kazanmak için kullandığımız “zaman”ı da ekliyoruz. Buna da saatlik olarak bakıyoruz.

Şimdi Berkcan’a geri dönelim. Kendisi haftada 80 saat, ayda 320 saat yılda da 3.840 saat çalışıyor. Saatlik maaşına baktığımızda ise 15,62 TL/saat yapıyor.

Peki daha az çalışıp daha az kazanan Mertcan’a bakarsak ne görürüz? Haftada 20 saat, ayda 80 saat ve yılda da 960 saat çalışıyor. Saatlik maaşı da 31,25 TL yapıyor.

Finansal Özgürlükte Paranın Değerinin Önemi

Finansal özgürlüğümüzün aşamalarına bakarsak mutlak değerden göreceli değere doğru bir kayış görürüz.

İlk önce sermayeye ihtiyacımız vardır. Bu yüzden de harcamaları keserek ve gelirleri arttırarak parayı mutlak olarak çoğaltmaya çalışırız. Bu aşamada ne kadar çok çalışırsak ve kazanırsak o kadar daha çabuk özgür oluruz.

Fakat daha sonra yavaş yavaş para ile zaman satın almaya başlamamız gerekir.

Çünkü bize asıl refahı sağlayacak paranın göreceli değerini arttırmaktır. Temettülerle, kiralarla ya da şirketinizden gelen gelirlerle daha az çalışıp daha fazla kazanarak kendimize zaman yaratmaya çalışırız.

Finansal bağımsızlığını ilan etmiş bir çalışanın 1 saat çalışarak aylık 5.000 TL kazanması hiç de sürpriz olmaz. Sonuçta şirketlerimiz bizim için çalışmaya devam edecek yani “Babil’in En Zengin Adamı”ndaki gibi parayı kölemiz yapmış olacağız.

Sözün özü şu an saatlik 20 TL kazansak da amacımız 1 saat çalışarak 5.000 TL kazanmak olmalı ve bu hayal değil. Yeter ki sistemi oturtalım.

Saygılar.

Image courtesy of iosphere at FreeDigitalPhotos.net