Herkese selamlar!
Önce tarihe not düşerek başlayalım, BIST 100 TL olarak tarihi zirvesini kırarak 93.803 puana geldi. Dolar 3,57’ye kadar düştü.
Evlenecekler azıcık sevindi bu gün. 152 TL’lere kadar çıkan gram altın 146 TL’ye geriledi. Herkesin morali yerinde, güllük gülistanlık etraf.
Borsa daha çıkacak diyen var, düşecek diyen var. Uçacak, kaçacak diyen var. Ne olur bilmiyorum. bekleyip göreceğiz. Fakat ortalama oluşturmak için biriktirmeye devam ediyorum.
Şimdi asıl konumuz olan enflasyona dönelim.
Enflasyon en sinsi düşmanlardan bir tanesidir. Gizlice ilerler, alıştıra alıştıra, yavaş yavaş cüzdanlarınıza yerleşir. Paranın değerini alıp götürür. Evinize elektrik ya da su faturası gibi gelmediği için de çoğumuz farkına bile varmayız.
“Evet, bu ay da paramdan %1 eksilmiş.” demezsiniz.
Benim İçin Enflasyon
Küçükken yazları Edremit’e yazlığa giderdik. Her sene gittiğimizde hamburgere bir lira zam gelirdi. Neden olduğunu anlamazdım tabii.
Enflasyonu ilk oralarda farkeder gibi olmuşum. Hamburgere zam var, harçlığa yok. Herkese çay, Şakire yok.
Büyüdük yine aynı. Süleymaniye’deki kuru fasülyecilere hiç yolunuz düştü mü?… Zamanınız olursa mutlaka uğrayın, baştaki dükkan en iyisi. Üstüne bir de tahinli kabak tatlısı yiyin, bol fındıklı 🙂 Her sene gittinizde afişler değişir. Kuru fasülye, pilav, turşu ayran 5 liraaaa, seneye 6 liraaaa, sonra 7 liraaaa. Ben burada bıraktım. Şimdi kim bilir oldu kaç liraaaa.
İşte bu enflasyon biz farketmeden sessizce paramızın değerini alır götürür. Yatırımcı için kazanmak enflasyonu yenmek ve enflasyonun götürdüğünden daha fazla getiri elde etmek ile başlar .
Kısa Bir Tanım
Paranın satınalma gücünde yaşanan düşüş enflasyondur.
Tersi de deflasyondur. Ama o çok fazla karşımıza çıkmaz. Ülkemizde 1983 yılından beri bir sene bile deflasyon olmamış. Hep paramız değer kaybetmiş. Enflasyonun aşırısı kötüdür kontrol edilemezse. Deflasyonun ise hepsi kötüdür, yıkıcıdır.
Türkiye’de enflasyonun geçmişine baktığınızda, son 5 yılın enflasyon oranı yani 2012’den 2016’ya kadar ortalama %7,18’dir (TÜFE’ye baktım). Ama 2017’de son açıklanan Şubat enflasyonu %10.13. Yani paramız son beş sene ortalama her sene %7,18 değer kaybetmiş. 2012 yılındaki 100 TL bu günkü 100 TL değil!!! Hesaplarsak;
Yıl | Yıllık Enflasyon (TÜFE) (%) | 100 Lira ne olmalı |
2008 | 10,06 | 110 |
2009 | 10,06 | 121 |
2010 | 6,4 | 128 |
2011 | 10,45 | 141 |
2012 | 6,16 | 149 |
2013 | 7,4 | 160 |
2014 | 8,17 | 173 |
2015 | 8,81 | 188 |
2016 | 8,53 | 204 |
Görüldüğü gibi enflasyon da tıpkı bileşik faiz gibi kartopu şeklinde gider. Değer kaybı da bileşik olarak ilerler. 2007 yılı başında 100 TL’niz varsa, 2016 sonunda paramın sadece değerini korudum! diyebilmek için 204 TL’niz olmalı.
Yatırımcı Olarak Yapmamız Gereken Nedir?
Yani aslında 100 liranız 110 lira olduğunda sevinmemeliyiz. Enflasyonun %7 olduğu bir ortamda aslında %3 kazanmışız. %7’sini enflasyon yedi.
Herkesin kendi enflasyonu var tabii. Kendi giderlerime baktığımda çoğunu kira, yemek ve ulaşım oluşturuyor. Bunlara da son beş yılda toplam %40’tan daha fazla zam geldi bana göre. Bu yüzden ben yıllık en az %30 kazanmalıyım diye düşünüyorum ki erken emekliliğe daha da yaklaşayım. Paramın değerini koruduktan sonra daha fazla değer yaratayım. Portföy değeri açısından durum bu.
Temettüsü büyüyen hisse yatırımcılığı açısından bakacak olursam, hisse fiyatından bağımsız, temettülerin de en az enflasyon kadar artmasını bekliyorum. Örnek verecek olursam, enflasyon %10 iken benim geçindiğim temettüler de %10 artarsa sadece alım gücümü korumuş olurum. Fakat %30 artarsa, alım gücüm artmış olur. Maaşım enflasyonun üstünde artmış olur yani. Ben biraz da bunun için uğraşıyorum.
Toparlarsam
Yıllık elde ettiğimiz yatırım gelirleri eğer enflasyonu hesaba katmazsak aldatıcı olur. Mutlaka elde ettiğimiz getiriyi hesaplarken enflasyonu katmalı ve onun üzerinde getiri elde etmeye çalışmalıyız. Bunu ister portföy değeri üzerinden, ister temettü geliri üzerinden yapabilirsiniz. Ya da ikisini birden.
Siz kazancınızı hesaplarken enflasyonu hesaba katıyor musunuz? Getiri hedefiniz yüzde kaç?
Saygılar.
Image courtesy of Sira Anamwong at FreeDigitalPhotos.net
[…] Hesaplamalar %50 hisse senedi ve %50 beş yıllık Amerikan Hazine Tahvili tutan bir emekliye göre yapılmış. Emeklinin yumurtalarını aynı sepete koymamışlar. Sonra da bunun belli bir miktarını çekmesini istemişler. İsmi Trinity Study diye geçiyor ve 30 yıllık periyotları kapsıyor. Portföyden çekilecek oran her sene enflasyon oranında arttırılmış. […]
Temettü emekliliğini incelediğimde bu konuda en büyük itirazın tam da bu konuda olduğunu görüyorum. Açıkçası ülkemiz gibi 12 seviyelerinde olan bir enflasyon karşısında temettülerin de benzer bir şekilde artması çok mümkün gelmiyor. Bir kaç hissenin temettülerini incelediğimde istikrarsız olduğunu gördüm. Sizin bu konudaki görüşünüz nedir? Kendinizi nasıl motive ediyorsunuz? Yurtdışında düşük enflasyon olduğu ve temettü konusunda da istikrarlı hisarlar olduğu için mantıklı görünüyor. Fakat sanırım ülkemiz için aynı şey söz konusu değil…
Sayın Yiğit Bey,
Türkiye’deki temettülerin özellikle artış oranlarında büyük istikrarsızlık olduğu inkâr edilemez bir gerçek.
Amerika’da temettüsünü kesintisiz olarak en az 25 yıldır arttıran Dividend Aristocrats;
https://www.lattedenborsaya.com/2019/02/07/dividend-aristocrats-2019-listesi/
50 yıl arttıran Dividend Kings;
https://www.lattedenborsaya.com/2017/06/22/elli-yil-temettu-arttiran-dividend-kings/
ya da 100 yıldır temettüsünü kesmeyen şirketler varken;
https://www.lattedenborsaya.com/2018/07/14/dunyada-100-yildir-temettu-veren-sirketler/
Türkiyemizde daha 5 yıldan fazla süredir temettüsünü arttıran şirket sayısı 10’u geçmiyor.
https://www.lattedenborsaya.com/2019/04/09/temettu-padisahlari-2019-listesi-temettulerini-en-az-5-yil-arttiran-hisseler/
Fakat bu umudumuzu kaybedeceğimiz anlamına da gelmiyor.
Şirketlerin kârları temettüler ve dağıtılmayan ve yatırıma dönüşen fonlardan oluşuyor. Bunların toplamının artışının enflasyondan yüksek olmasına dikkat ediyorum. Böylece uzun vadede enflasyondan korunacağımı biliyorum.
Katkınız için çok teşekkür ederim.
Saygılar.