Site icon Latteden Borsaya

Peter Lynch’in Kullandığı Hisse Senedi Sınıflandırması

Herkese selamlar!

BIST’te yüzlerce hisse senedi bulunuyor ve hepsinin çeşitli özellikleri var. Çok büyüyen – az büyüyen, temettü veren – vermeyen vs. Liste çok uzayabilir.

Kimi temettü hisselerini seçerken kimi de büyüyen hisseleri tercih ediyor ve tercih olasılıkları sınırsız.

Bu yazıda size ünlü yatırımcı Peter Lynch’in  “Borsa’da Tek Başına” isimli kitabında hisselerini nasıl sınıflandırdığını anlatacağım. Hisse çeşitlerinden bahsedip, her hisse tipinde nasıl bir strateji belirlediğini inceleyeceğim.

Hadi başlayalım…

Peter Lynch’in Büyüme Anlayışı

Peter Lynch’e göre bir şirketin büyümesini ölçmek için GSYIH ile karşılaştırmak gerekir. Yavaş büyüyen bir şirket gördüğünüzde GSYIH ile aynı oranda büyüdüğünü varsayabilirsiniz. Hızlı büyüyen şirketlerde ise büyüme %20 ila %30 arasında oluyor.

1) Yavaş Büyüyen Şirketler

Genellikle bu kategoriye büyük ve yaşlı şirketler girer.

Hızlı büyüme evresinden çıkmış ve ivmelerini kaybetmişlerdir. Hızlı büyümeden sonraki adım olarak yavaş büyüme ve duraklama gelir. Bir zamanlar demiryolu şirketleri fırtına gibi esiyordu, sonra otomobil şirketlerinin devri geldi geçti, bir ara televizyon şirketleri ve kimya şirketleri vardı.

Şimdi gelelim bizi ilgilendiren kısma. Bu şirketler genellikle büyümeye yerleri olmadığı ya da sınırlı olduğu için elde ettikleri kârın büyük kısmını temettü olarak dağıtırlar. Daha doğrusu elde ettikleri kârın değerlendirilmesinin en iyi yolu temettü ödemesi yapmalarıdır.

Bunun sebebi de artık çok büyümüş olmalarıdır ve özsermaye kârlılık oranları oturmuştur. 100 milyar dolarlık bir şirketin %30 kazanması 30 milyar dolarlık bir büyüme gerektirir. Oturmuş bir sektörde bu çok zor olur. Bu yüzden bu şirketler yatırımlardan sonra kalan kârlarının büyük kısmını temettü olarak hissedarlarına dağıtırlar.

Peter Lynch’in portföyünde bunlardan fazla bulunmazdı. Çünkü büyüyüp değer yaratmayan bir şirketi yatırım yapmaya değer bulmuyordu.

2) Orta Tempo ile Büyüyen Şirketler

Bunlar Coca-Cola, J&J ya da Procter and Gamble gibi şirketler. Yavaş büyüyenlerden daha hızlı bir büyüme eğrileri var. Ortalama yıllık %10-12 civarında…

Bu şirketlerde parayı ikiye ya da üçe katlamak için ya çok uzun süre elde tutmak gerekiyor ya da kelepirken almak lazım.

Kriz zamanlarındaki dost şirketler bunlar. Ne krizi olursa olsun insanlar yemek yemeye, kola içmeye ya da traş olmaya devam edecekler. Tam Warren Buffett tarzı yani.

Genellikle temettüsünü 25 yıldan fazla süredir arttıran S&P 500 Dividend Aristocrats’ın içinde bulunuyorlar.

Borsanın hızla büyüdüğü dönemlerde ise tabii ki buna yetişemeyebiliyorlar çünkü özellikle Amerika’da bu teknoloji şirketleri öncülüğünde oluyor. Türkiye’de bankacılık sektöründe olduğu gibi.

Son zamanlardaki S&P 500’ün yükselişinin çoğunun Twitter, Facebook, Alibaba, Apple ve Amazon kaynaklı olduğu düşünülürse konu daha iyi anlaşılacaktır.

3) Hızlı Büyüme Gösteren Şirketler

Bunlar Peter Lynch’in favori şirketleri. Yıllık %25-30 büyüyen küçük şirketler. Kendisi bu konuda bir uzman.

Ünlü yatırımcı bu şirketlerin yeni sektörlerde değil de mümkünse eski sektörlerde faaliyet göstermesini istiyor. Mesela kahve yüzyıllardır hayatımızda ama Starbucks bu sektörde çok hızlı büyümeyi başardı. Aynı şekilde perakende sektöründe Wal-Mart’ı da örnek verebiliriz.

Peter Lynch’in en çok örnek verdiği sektör ise cenaze işleri sektörü.

Bu şirketler büyüme evrelerinde oldukları için genellikle temettü vermiyorlar. Elde ettikleri fonları büyümede kullanıyorlar.

Burada da özsermaye kârlılık oranı devreye giriyor. Şirket elde ettiği kârları %25-30 özsermaye kârlılığı ile değerlendirirse zaten temettü vermesini değil, olabildiğince yatırım yapıp büyümesini istersiniz.

Fakat tabii ki riskler de var. Bunlardan bir tanesi de aşırı ve gereksiz büyümeye bağlı finansal darboğaz.

Yani yüksek ve kontrolsüz büyüme risk içerir. Dikkatli olmak lazım. Nice yiğitler bu uğurda heba olmuştur:)

4) Döngüsel Şirketler

Bunlar da ekonomideki döngülere göre karları azalıp artan şirketler. Otomobil, demir çelik, havayolları gibi şirketler bunlara örnek gösterilebilir.

Genel ekonomi resesyondan çıkarken bu şirketler genelden çok daha fazla yükselirler. Kriz zamanlarında ise talep azalışına bağlı zarar görürler.

Eğer yanlış zamanda bunlara bulaştıysanız zarar edebilirsiniz. İyi şirketlerde ise zaman kaybedersiniz.

Bu tür döngüsel şirketlere yatırım yaparken döngünün lehimize olması çok önemlidir.

Yani zamanlama herşeydir.

5) Geri Dönenler

Bu şirketleri yavaş büyüyenlerle karıştırmamak lazım. Bunlar depresyondaki, zarar eden ve riski yüksek şirketler.

2008 krizinde batmasına ramak kalan bankaları ya da otomobil şirketlerini düşünün. Bunlardan bazıları hükümet yardımı alarak uçurumun kenarından geri döndü. İşte bunlar geri dönen şirketlere giriyor.

Ünlü yatırımcının portföyünde hızlı büyüyenlerin yanında bu şirketlerden de bolca var. Yalnız doğru şirketi bulmak çok büyük bir uzmanlık gerektiriyor.

Mesela Warren Buffett hiç bir zaman geri dönenlere bulaşmıyor.

Peter Lynch’in yönettiği Magelllan Fonu ise kârının büyük kısmını bunlardan kazanmış.

6) Varlığın Üzerinde Oturanlar

Bu şirketler de çok değerli varlıkları olup da (arsa vs olabilir) yatırımcılar tarafından daha fark edilmemiş olanlar.

Sanırım Peter Lynch’in portföyünde bolca yer alan şirketler bunlar. Ama sıkıntısı yok değil. Piyasa bu varlıkları hemen de fiyatlayabilir, 1 ay, 1 yıl ya da 5 yıl sonra da fiyatlayabilir.

Yani bunları alıp piyasanın farketmesini beklemek gerekiyor.

İyi incelemek ve sabırlı olmak lazım.

İşte Peter Lynch’in hisse senedi sınıflandırması böyle. Tabii ki şirketler sürekli aynı kategoride kalmıyor, başka bir kategoriye geçebiliyorlar.

Sizce Türkiye’de bu kategoriye hangi şirketler girer? Aklınıza gelen var mı?

Saygılar.

Exit mobile version