Site icon Latteden Borsaya

Uzun Vadeli Yatırımın Hayatıma Kattıkları

Uzun vadeli hisse senedi yatırımına başladığımdan beri hayatımda çok şey değişti. Bu yatırım tarzı farketmeden benim içime işlemeye başladı ve kişiliğimi değiştirdi.

Kişiliğimden, düşünce tarzıma kadar yaşadığım değişimi ve fark ettiğim bazı şeyleri şimdi sizinle paylaşmak istiyorum.

Bir keman çalmaktan bir de satrançtan örnek verip anlatacağım.

Siz de uzun vadeli yatırımın sizde yarattığı değişimi anlatırsınız?

Hadi başlayalım.

Uzun Vadeli Yatırımın Hayatıma Kattıkları

Uzun Vadeli Yatırımcılık ve Sabır

İnsan bazı şeyleri hemen olsun olsun istiyor. Hepimiz yeterli zaman vermediğimiz için kim bilir ne amaçlardan ne hedeflerden vazgeçtik.

Benim hala içimde kalan bir keman çalma durumu vardır. Dördüncü sınıftayken başlayıp üç dört sene devam ettiğim ve sonunda bıraktığım.

O kadar zorlanıyordum ki öğrenirken şimdi bile tüylerim diken diken olur. Bir notayı basmak için saatlerce uğraştığımız olurdu. Topu topu bir saniye sürecek nağmeyi çalabilmek için yüzlerce tekrar yapardık.

Sonra ne oldu? Bir gün neden ustalar gibi çalamıyorum deyip keman çalmaktan vazgeçtim. Sonuçta küçük bir ilerleme için saatlerce çalışmam gerekiyordu. Demek ki yeteneğim yoktu. O gün soğudum ve bıraktım.

Şimdi bakıyorum da aradan 20 sene geçmiş. 20 sene boyunca her gün çok fazla değil, bir saat keman çalabilseymişim, şu anda o ustalardan biri belki de ben olacaktım.

Ama ister toyluk deyin, ister sabırsızlık, o hemen başarma azmi beni uzun vadede elde edeceğim çok büyük bir meziyetten etti.

Şimdi bakıyorum da aslında uzun vadeli hisse senedi yatırımcılığının da keman çalmayı öğrenmekten pek bir farkı yok. Aldığımız her hisse, öğrendiğimiz bir nota. Onu öğrenmek için saatlerce çalışıyoruz. Hatta bazen günlerce çalışıyoruz.

Sonra alıyoruz kemanımızı elimize çalmaya başlıyoruz. Etrafta zengin olmuş ustalar var ya da çok iyi çalan ama fakirler.

Diyoruz ki kendimize, bir gün ben de sizin gibi olacağım. Yavaş yavaş çalışacağım. Yavaş yavaş yeteneğimi geliştireceğim (senetlerimi biriktireceğim).

Sonra biliyoruz ki bir keman ustası 20 yılda kıvama geliyor. Günlerce çalışarak, günlerce ter dökerek. Etrafta nasıl 2 günde usta olmuş bir kemani göremiyorsanız, 2 günde borsadan zengin olmuş insan da göremiyorsunuz.

Belki vardır. Milyonda bir. Piyangoyu kazanma şansı da milyonda bir. Ama çok risk almak gerekiyor.

İşte uzun vadeli yatırımcılığın bana kattığı ilk şey sabırdır. Bu sefer hedefe ulaşmak için çok sabırlı olmam gerektiğini ve çok çalışmam gerektiğini biliyorum.

En önemlisi ilerlemenin yavaş olacağının farkındayım. Ve, meyvelerini çok sonra toplayacağımı biliyorum.

Bakış Açısı Genişliği

Nasıl düşünürseniz etrafı da öyle görüyorsunuz. Eskiden çok daha kısa vadeli düşündüğüm için bakış açım da çok dardı.

Yine ilkokul, orta okul sıraları satranç oynardım ve arada kazanır arada kaybederdim. Kısa vadeli bakış açım beni hep sınırlardı.

Büyük ustalar on hamle ötesini görebilirken ben iki hamle ötesini hesaplarken zorlanıyordum. Onlar benden çok daha zekiydiler. Dahi olmalıydılar. Sonra öğrendim ki günde 12 saat çalışarak bu yeteneklerini geliştiriyorlarmış. Satrancı bırakma sebebim de buydu. Yeterince iyi olamamak!

Neyse konuyu dağıtmayalım. Kısa vadeli bakış açısı ile satranç oynarsanız her hamlede kazanmak zorunda hissedersiniz. Sürekli önde olmalısınız. Sürekli taş olarak rakibinizden üstün olmalısınız ki taşları değiştirmeye başladığınızda rahat rahat kazanabilesiniz.

Sonuçta bir kale üstün olsanız yeter.

Fakat satrançta çok önemli başka taktikler de var. Bunlardan biri de feda etmek. Gelecekte oyunu kazanmak için şimdi geriye düşmeyi ve taş kaybetmeyi göze almak. 

Kısa vadeli bakış açısıyla feda yapamazsınız. Ama uzun vadeli bakış açısı olan insanlar yarın daha fazla kazanmak için bu gün bir şeyleri feda edebilirler. Şöyle bir geriye doğru yaslanıp tahtaya tepeden bakabilirler.

Bu feda dedikleri o kadar güçlü bir silahtır ki… Güçlü olmasının sebebi herkesin düşünememesi, düşünse bile cesaret edememesi ve uygulamaya geçememesidir.

Günümüzde yatırım da bu şekilde. Etraf fedanın ne olduğunu bilmeyen, dolayısıyla yarın daha fazla kazanmak için bu gününü feda edemeyen insanlarla dolu.

Uzun vadeli yatırımcılıkta ise feda etmelisiniz. Bu günün tüketiminden yarın daha fazla tüketmek için vazgeçmelisiniz.

İşte uzun vadeli yatırımcılık bana feda etmeyi tekrar hatırlattı. Unutmuştum, beynimde çok gerilere itmiştim.

Toparlarsam

Uzun vadeli temettü yatırımcılığı ile finansal özgürlük peşinde koşarken en büyük gücümüz sabırlı ve geniş bir bakış açısıyla olayları değerlendirebilmektir.

Feda edebilmektir.

Sabredebilmektir.

Kısa vadeli kazançlardan uzun vadeli kazançlar uğruna vazgeçebilmektir.

Bunları Veliefendi’de bir pastanede, acı bir çayı yudumlayarak KPSS’ye giren yakınlarımı beklerken yazıyorum.

Sınava giren herkese başarılar dilerim. Umarım hedeflerinize ulaşırsınız.

Şimdi biraz da sizden dinleyelim. Uzun vadeli yatırımcılık sizin hayatınızda neleri değiştirdi? Size ne kattı?

Exit mobile version