Site icon Latteden Borsaya

İhtiyat ve Şüphecilik Üzerine

Herkese selamlar.

Bugün şüphecilik ve ihtiyat üzerine bir şeyler karalamak istiyorum.

Bu aralar az yazmaya başladım. Bu durumun sebeplerinden biri finansal özgürlük alanında çok fazla yazı yazılıyor olması. Dolayısıyla kendimi tekrar etmek istemiyorum.

Diğer sebep de bazen patronluk taslıyor ya da ahkâm kesiyorum gibi geliyor. O da bana uygun değil. Hâl böyle olunca yazıp siliyorum.

Ama bugün okuduğum ve dikkatinizi çekmek istediğim iki konseptten bahsedeceğim. İhtiyatlılık ve şüphecilik.

Hadi başlayalım.

Musluk Akarken Doldurmalı Ama Dereye Dikkat

Son zamanlarda gördüğümüz en büyük boğa piyasalarından birinin içerisindeyiz. Döner mi? Ne zaman döner? Nereden döner? Hiçbir fikrim yok. Pek alışık olduğum bir durum değil:)

Zaten döner dediğimiz yerde daha da gidiyor, yeter düşme artık dediğimiz yerde daha da düşüyor. Piyasa bizim ne düşündüğümüzü umursamıyor.

Bu yüzden de şirketlerimize yani kontrol edebildiğimiz şeylere odaklanıyor ve bir sistem dâhilinde işlem yapmaya çalışıyoruz.

Nasıl ki düşüşlerde fiyatlar aşağı gittikçe hisse oranımı artırıyorsam fiyatlar yukarı gittikçe de -duygulardan bağımsız olarak- bir otomasyon dâhilinde hisse oranımı yavaş yavaş aşağı indiriyorum. Ama bunu da sırf piyasa yukarı gidiyor diye değil, şirketlerim hedef fiyatlarına ulaştığında ya da gidecek çok daha fazla yeri olmadığında yapmaya çalışıyorum.

Fakat hisse senedi piyasası kendi içinde büyük paradokslara sahip. Herhangi bir hisse değerinden biraz daha fazla yükselince tekrar ederine gelseydi piyasada balonlar ve aşırı şişmiş fiyatlı hisse senetleri olmazdı. Yani bu da her yaptığım hamlenin baştan doğru olamayacağını kabul ettiğim anlamına geliyor.

Boğulan Adamı Unutmayın

Howard Marks’ın en sevdiğim sözlerinden biri “Ortalama derinliği 160 santim olan bir derede boğulan 180 santim uzunluğundaki adamı unutmayın.”dır.

Piyasada çok kısa vadeli geçmiş verilere dayalı işlem yapanlar, psikolojiyi görmezden gelenler, söylentiye göre işlem yapanlar, aşırı kaldıraç kullanıp ne yaptığının farkında olmayanlar, pozisyonlarındaki kaldıracı ayarlayamayanlar, aşırı coşkuya kapılanlar derenin 160 santim olduğunu varsayıyorlar fakat bazı noktalarının 250 santim olabileceğini unutuyorlar.

Hisse senedi yatırımcısı olarak amacımız uzun vadede, her durumda ayakta kalabilmek ve oyuna devam edebilecek durumda olmaktır.

Piyasada fırsatlar bitmez; bazen azalır, bazen de çoğalır. Önemli olan onları değerlendirebilecek kadar hayatta kalabilmektir.

Toparlarsam

Şüphecilik olumsuz bir durum değil. Benim için ise işler çok iyi giderken her zaman öyle gitmeyebileceğini ve işlerin kötü giderken de bu gidişatın her zaman devam etmeyebileceğini düşünebilmeyi ifade ediyor.

Sizi aşırılıklardan korur ve olanın ötesine bakmanıza imkân sağlar.

İhtiyat ise belki boğa piyasasında size herkes kadar kazandırmaz ama her zaman hayatta kalmanızı sağlar.

Bu yüzden biraz şüphe ve ihtiyat her zaman iyidir. Sizi hayatta tutar.

Herkese bol kazançlar dilerim.

Saygılar.

Exit mobile version