Zamanın birinde Lidya Kralı Karun, hani şu “Karun kadar zengin” deyimindeki Karun, adaleti ve bilgeliği ile ünlü Atinalı filozof Solon’u huzuruna çağırmış. Solon da öyle bir insan ki cesaret, bilgelik, tutumluluk gibi bütün sıfatları üzerinde toplamış.
Karun bilgenin bütün bu şaşaadan etkilenmesini ve ağzının açık kalmasını bekliyormuş. Öyle ya, dünyanın en zengin adamı, onca şaşaa, onca mal mülk.
Antik Yunan uygarlığının yedi bilgesinden biri olan Solon’un saraya girdiğinde ve o ihtişamı gördüğünde hiç şaşırmaması ve en ufak bir hayranlık duymaması Karun’u meraklandırmış.