Borsada Tüyo nedir ve Tüyo Neden Çok Tehlikelidir?

Borsa çok iyi bir yerdir. Buradaki çok iyi niyetli (!) insanlar, çok kâr getireceklerini bildikleri hisseleri sırf iyi niyetlerinden (!) başkalarıyla paylaşırlar.

Tüm parayı sadece kendileri kazanmak istemeyen bu güzel(!) insanlar, haberci kuşları gibi etrafa tüyolar yayarlar.

Ama nedense bu işin sonunda hep kendileri kazanırlar. Tüyo mu? O da ne?

Efendim, çeşitli tanımları olmakla beraber benim tanımım “kısa yoldan zengin olmaya giden yanlış yol”. Kısa yani… Yanlış, çünkü haber bana gelene kadar atı alan Üsküdar’ı geçmiş oluyor zaten. Ben genellikle sonuncu oluyorum. Ben kimim ki millet bana bedava para versin. Verse de yemlemek için verir. Arkadaşımdan 100 TL istiyorum vermiyor, tanımadığım adam niye versin.

Yemlemek derken?

Yemlemek şöyle oluyor, önce otu veriyorsun, arpayı dayıyorsun hayvana. Bir iki derken hayvan sana alışıyor, bundan bana zarar gelmez diyor. Atlıyor tuzağa, sende kapatıveriyorsun. Temiz iş. Kaz gelecek yerden tavuk esirgenmez hesabı. Devam edelim bakalım.

Olaylar olaylar

Şimdi de başımdan geçen bir olayı anlatayım. Üniversiteden yeni mezun olmuşum, iş arıyorum. Torpil yok, gir mülakata elen, gir mülakata yine elen. Mülakatlarda master yapmışım, doktora yapacağım artık.  Memleket de iktisatçı kaynıyor benim şansıma. Modern olanlar ekonomist. Onlar, isimleri İngilizceden geldiği için daha kolay iş buluyorlar. İktisatçıların işi zor 🙂  Kısaca iş bulamıyorum ama biraz birikmişim var üç beş kuruş, borsada değerlendiriyorum. Mülakatlardan ve sınavlardan kalan zamanımda da full-time borsacıyım yani. Evde CNBC-e açık. İş yeri olmadığı için sesini açmak da serbest tabii. (Bir zamanlar tüm iş yerlerinde sesi kapalı şekilde bu kanal izleniyordu). Böyle evden borsayla ilgilenen çok insan varmış. Hatta krizden önce haberlerde falan da çıkmıştı. Sonra kesildi böyle haberler. Bir gün hisse alıp satayım derken evi yakıyordum onu da sonra anlatırım. Devam edeyim…

Neyse, hayaller büyük, sermaye küçük ama matematikten de anlıyorum yani az biraz. 500 TL’yi ikiye katlarım olur 1000 TL. 1000 TL olur 2000 TL. Böyle 10-20 işlem yapsam bir bakmışım zengin olmuşum. Bunu düşünüyorum, beynim mutluluk hormonu salgılıyor. Acayip zevkli bir şey. (He belki bunu yapabilen de vardır ama ben görmedim daha.) Yatlar, katlar, marinada tekne, hayal etmek bedava ya sınır yok.

İyi de ben bu yatırım işini bilmiyorum ki. Evde 3 bilgisayar aynı anda da çalışmıyor. Borsa forumuna gir, televizyon izle, kitap oku falan filan.  Ne yaptım, ben de etrafımdakilere baktım. Bu üstteki düşüncem de boş değil yani. Adamlar bir koyup iki alıyordu. Gözümün önünde üç dört hisse söylediler, hepsi de sıra sıra gitti. Onlar gitti de ben garantici adamım hisselere bakıyorum, yok ya zar atıyorlar diyorum. Kumar yani.  Sonunda, dedim ben bunları takip edeyim. Böyle böyle başladım.

İlk hisse senedimin adı lazım değil. 1 TL imiş zamanında. Çıkmış 10 TL’ye. Düşmüş 1.30 TL’ye, düşüyor da düşüyor. Grafiğe bakıyorum of diyorum bu ne böyle ya. 10 TL’den nerelere gelmiş. Mübarek iyi de 1 TL’den geldi. Hiç mi insanda akıl olmaz. Dediler bu hisseyi al, 2,50 TL olacak. Bir  daha baktım hisse 10 TL imiş, dedim çok düşmüş. Hemen bir hesap, kafada hormonlar çarpıştı, gözlerde Dolarlar dönüyor. 1500 TL koysam, 2.50 TL ne, 5 TL olsa para üçe katlanacak. Nasıl olsa 10 TL’den düşmüş. Sanki iddia oynuyorum, işe bak. Hemen atladım 1,38’den. O gece bir mutlu uyumuşum ki sormayın. Zengin olacağım, dünyayı dolaşacağım, eğlence özgürlük, dub tıslar falan. Ertesi gün hisse oldu 1.45 TL offfff dedim, uçuyor maşallah uçuyor. Aldım bir gezi dergisi hemen çarşıdan, yer beğeniyorum.

Lafı çok uzatmayayım, sonra hissemle iki sene sonra vedalaştım. 1.38’den aldığım senetleri 10 liradan değil tabii ki 0,50 TL’den sattım küfür ede ede. Paramın yarısından çoğunu kaybettim. Paradan daha önemli bir şeyi kaybettim aslında. Hayallerimi… Meğer tuzak kurmuşlar. Hisse 10 TL’ye çıkınca mal dağıtılmazmış ya… Onu da sonra öğrendim. İnsan kazık yedikçe öğreniyor. Düşürürlermiş bilerek eski seviyelerine yakın yerlere kadar, benim gibi sazanlar da atlarmış çıkacak diye. İşteeeeeeee: Benim gibi sazanları nasıl bulacak bu amcalar: “TÜYO” yayacak.

Bu arada bunu bana söyleyenlere de bir şey diyemem. Onlar da kim bilir kimden duydu. Suç onların mı? Benim. Ben aldım, ben sattım. Kimlerin kulağına çalınmıştı bu hisse adı daha önce kim bilir. Benim gibi bilmeyen insanlar da; patronu kim, temettü veriyor mu, temettü verimliliği ne kadar, yatırım yapıyor mu, büyümesi ne kadar falan filan bakmadan daldı. İnat ettim iki sene bekledim. Arada temettü verdi çok düşük, şaka gibi, Allah razı olsun. Ama o benden daha inatçı çıktı. O gün bu gündür hissenin patronu kim ona da bakıyorum.

Tüyo Alan Arkadaşların Sonu

Tüyolar sayesinde borsa fatihi olan arkadaşlarım da bir çöp hisseye takılıp kaldılar. Paralarını ona katlamışlar. Sermayelerinin hemen hemen tamamını da bu hissede erittiler. Hala da eritmeye devam ediyorlar. Bir de düştükçe daha fazla aldılar. Yani kısaca işleri biraz karışık.

Sonuç

Tüyo’dan bir kazanırsanız üç kaybedersiniz. Çünkü tüyo daima onu ilk yayanın amacına hizmet eder. Kimse kimseye bedava para kazandırmaz; kazandırsa da yemlemek için kaşıkla verir, kepçeyle alır. Ama onun da sonunda tuzak vardır. Onun için de hep dediğim gibi, finansal özgürlük yolunda kendimizi eğitmek ve tasarruf etmekten başka çaremiz yok.  Bir uzun vadeli büyüyen temettü yatırımcısı kolay yetişmiyor. Bol bol kazık, borç harç ve hayal etmek lazım.

Ayrıca ben her gün mercimek yiyeceğim, para biriktirmeye çalışacağım. Sonra paramı başkaları cukkalayacak. Yok öyle yağma.

Sizin de böyle hikayeleriniz var mı? Tüyo mağduru olmuş muydunuz? Akıllandınız mı?

İlk Yorumu Siz Yapın

Yorumunuzu Ekleyin

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.